Ekşisözlük'e ne zaman bir işim düşse, ne zaman Google'lattığım bir öğenin ilk cevabı beni Ekşisözlük'e taşısa sol tarafta en üstlerde bir başlık: "vermeyen kız", "verip de şey yapmayan", "yapıp da yeterince vermeyen", "hem veren hem alan", "alan razı veren razı". Vermek fiili üzerinden dönen bir sohbet. İnsanın hiçbir şey vermese, o başlığa konu olmayan kızlara fevkalade hak veresi geliyor. Öngörmüşler işte durumun çiğliğini, bir bildikleri varmış. Belli ki adamın harroluğu diz boyu; kimbilir kimlere, ne gibi bir samimiyete ümitlendi. Oraya gidip de öğretmene şikayet eden çocuk gibi yazdığına göre. Beter ol, verilmeyen adam. Seninle bir kahve içmeye giden kıza bile yazıklar olsun. Şikayetini Ekşisözlük'e detaylı rapor edince Kaliforniya'da sörf eden çocuklara dönüşüyorsun sanki; rahat mizacıyla kendine güvenli, işi gücü ya üstüne bindiği ya geçtiği dalgası.
Her akşam eve dönerken yoğurt ve ekmek alıyorsun işte. Çorabınla yatıyorsun, içine atlet giyiyorsun. Hala gülersin Haydar Dümen'in yarı teknik cümlelerine, cinsel organ isimlerine. Senden bir halt olmaz.
4 yorum:
haha "Beter ol, verilmeyen adam" Ayşe'den geliyor o halde "bişey eksik o da enerji yok ki aramızda sinerji tutmayınca tutmuyor işte seninki bana yaptı alerji"
Bir de zirvelerde göreceksin o sünepeyi. Hayatı boyunca hiçbir sosyal ortamda başarı kazanamamış, yetersiz, sevimsiz bir sürü herif. Sözlükte kral, esiyor yağıyor. Zirvelerde ise bir köşeye sinip gelen gideni seyrediyor.
Yok mu çok piçi, yok mu yağuşuklusu güzeli, yok mu iş güç sahibi, var. Ama esas muhabbeti çeviren bu sosyal artık takımı.
Hülya Avşar gibi sorayım: Var mı HAKİKATEN? Yakışıklısı, güzeli, işlisi, güçlüsü?
Var, hepsinden var numunelik (:
Yorum Gönder